13 Mayıs Pazartesi
Merhaba Sevgili Dostlarım;
Artık sizlerle paylaştığım “Columbia Günlüğüm” ün son kısmına geldik. 15 gün memleketten, sevdiklerimizden, işlerimizden uzakta, üzerimizdeki sorumluluklar ile ilgili almamız gereken önemli günlük kararlar olmasına rağmen öğrenme tutkumuz için uzaklarda derslerde dikkatle notlar alıyor, ödevler yetiştiriyor, vakaları çözümlüyorduk. Bu sürede hem gördüklerimizden ilham almaya hem de yeni fikirlere karşı beynimizi daima açık tutmaya çalıştık. Peki nedeni hakkında biraz kafa yormaya ne dersiniz?
8.065 km uzakta, yeni bir şeyler öğrenme gayretini fedakarlık olarak tanımlamamız sanırım yanıltıcı olmaz. Yaşımız, konumumuz, deneyimlerimiz, yaptığımız ufakta olsa başarılı işler ben bilirimci tavırlara sebebiyet vermemeli. Aksine yeni şeyler öğrendikçe, cahilliğimizi ve hamlığımızı hissetmeliyiz. Belirli seviyelere geldiğimizde yerimizi koruyabilmemizi sağlayacak hatta daha da ilerletecek yeni bilgiler oturduğumuz yerden, çaba sarf etmeden, yalnızca akıllı telefonlarımıza bakarak veyahut ara sıra birkaç kitap okuyarak ayaklarımıza gelmiyor maalesef. Bu kolaya kaçma meselesinden (daha&helliip;)