Umut Olma Sorumluluğu

İstemenin zorluğu ve bazen boyun büktüren derin ağırlığıyla kaç kez karşılaştınız bilmiyorum. Sahip olduklarınıza ganimet mi yoksa emanet olarak mı bakıyorsunuz, onu da bilemem. Bununla birlikte, emin olduğum ve birçok kez deneyimlediğim bir şey var. Hayatımızı devam ettirebilmemiz için mutlak surette bir başkasına muhtaç oluşumuz. Bunu sadece maddi bir muhtaç olma durumu olarak algılamayın lütfen. Bu…

Halil Erdoğmuş

min read

Paylaş

umutolma

İstemenin zorluğu ve bazen boyun büktüren derin ağırlığıyla kaç kez karşılaştınız bilmiyorum. Sahip olduklarınıza ganimet mi yoksa emanet olarak mı bakıyorsunuz, onu da bilemem. Bununla birlikte, emin olduğum ve birçok kez deneyimlediğim bir şey var. Hayatımızı devam ettirebilmemiz için mutlak surette bir başkasına muhtaç oluşumuz. Bunu sadece maddi bir muhtaç olma durumu olarak algılamayın lütfen. Bu öyle bir muhtaç oluş ki, kimi zaman gerçekten maddi bir destek, kimi zaman iki kelimelik samimi bir dua, kimi zaman bir kaç dakikalık bir yolculuk, kimi zaman ise bir kaç satırdan ibaret bir mesaj, birkaç dakikalık bir telefon görüşmesi ya da bir mektup…

Hepimizin hayatında küçük ya da büyük bazı kırılma anları vardır. Kötüye gidişi bir anda iyiye döndüren, en olunmaz bir anda güzel şeylerin olmaya başladığı, dönüp bakınca bir mucize gibi gördüğümüz o anlar… Eğer samimiyetle bakmayı başarabilirsek, bir başka varlığın hayatımızı nasıl değiştirdiğine şahit olabilirsiniz. Eğer yaşamımızdaki farklı kesitlere bu derin inançla bakabilirsek, bir başkasının ya da bir varlığın hayatımıza ilahi bir kudret ile nasıl dahil olduğunun daha kolay farkına varabiliriz.

Bazen firma olarak bizimle çalışmak isteyenler, özellikle genç girişimciler ve öğrenciler zaman zaman fikir almak ve bizleri dinlemek için mesaj atıyorlar. Yoğun iş temposu içinde onlara dönüş yapabilmeyi ve bazen de vakit ayırıp görüşmeyi  ayrı bir sorumluluk olarak görüyorum. Aynı zamanda bu sohbetlerden ben de şahsi olarak çok şey öğreniyorum. Heyecanımı tazelemek için mükemmel bir fırsat olabiliyor. Ama asıl niyetimin bu olmadığını belirtmeliyim. Asıl niyetim bir şekilde bazı beklentiler ile kapımızı çalan insanların beklentilerini, kimi zaman bir eposta ya da sosyal medya mesajı kimi zaman bir kahve sohbeti eşliğinde karşılamaya gayret etmek.

Beklentinin ne olduğundan tamamen bağımsız olarak, bize başvuran, randevu isteyen ya da bir mesaj bekleyen insanlara karşı umut olmak ile ilgili bir sorumluluğumuz olduğuna inanıyorum. İnsanlar bir şekilde, bazı bilgilere ve hislerine dayanarak bizlere ulaşıyor. Bazen emek harcayıp hazırlık bile yapıyor, bir şeyler anlatıyor veya bunların hiç biri olmasa da bizimle görüşebilmek için bir zaman ayırıp yanımıza geliyorlar. Yani o anki dertlerinin çaresi için bir nebze umudun bizde olabileceğine inanıyorlar. Bir umut ile başlayan bu gayret sürecine karşı, bu adımları görmemezlikten gelmek, hiç bir şey yapmadan geri çevirmek veya beklentinin çok altında bir çaba ile cevap vermeyi umut olma sorumluluğumuzdan kaçış olarak görüyorum.

Günümüz dünyasında bunun imkansız olduğunu, zaten hayatın yeterince hızlı olduğunu, insanların kendileri ile ilgili bir çok şeye vakit bulamazken nasıl başkaları ile ilgilenebileceğini söyleyebilirsiniz. Haksız olduğunuzu söyleyemem. Bununla beraber, daha iyi bir zaman planına ihtiyacınız olduğunu söyleyebilirim. Bu ise başka bir yazının konusu…

Samimi şekilde bir beklenti ile kapımızı çalan her insana karşı bizimde umut olma sorumluluğumuz olduğunu tekrar tekrar hatırlatmak isterim. Yolda yürürken bize sorulan bir adres, işyerinde çalışma arkadaşınızın bitirmek zorunda olduğu rapora katkı ricası ya da soğuk bir kış gününde pencerenin önüne büzüşmüş bir kuşu gördüğümüz anda umut olma sorumluluğumuzu hatırlayalım. Samimiyetle vakit ayırıp tüm bunlara karşı umut olmak için bu sorumluluğun karşılığını vermek kendimizi biraz daha iyi hissettirebilir. Kimi zaman sadece mesaja karşılık bir mesaj vererekte olsa kendi umutlarımızın da karşılıksız kalmaması adına buna gayret etmeyi bir daha düşünelim. İnanıyorum ki, insan dahil evrendeki tüm varlıkların dertlerinin çaresi kendisinden başka varlıktır. Bunun farkındaysak o varlık biz olabiliriz. Bu dünyadaki düzenin, bu düşüncenin üzerine kurulu bir döngü olduğuna inandığım için düşüncelerimi paylaşmak istedim. Ayrıca bu bakış açısıyla tüm insanlar bir başkası için bazı şeylere vesile olarak yaşıyorsa, bazı insanlar da bizim için birer vesile olacaktır…

Eğer bunun farkına varabilirsek o zaman umut olma sorumluğunun altına daha azimli ve güçlü girebilir, bir başkası için bir şeyler yapmak adına daha kararlı adımlar atabiliriz.

Umut olduğumuzun farkına varabilmek dileğiyle sağlıcakla kalın.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir