Columbia Günlüğü, 14.Gün, 10 Mayıs

10 Mayıs 2019 Cuma New York’ta son zamanlar sahur için yatağımdan kalkmasam da gece birkaç kere uyanıp birkaç yudum su içebiliyorum. Fakat dün gece kesintisiz uyuduğumdan, su içemeden niyetlenmiş oldum. Uzmanların ezberlediğimiz su hatırlatmalarını, kendi ağrılı deneyimlerimle bir kez daha anlıyorum. Yeterince su almadığımızda  baş ağrısı çekilmez boyutta olabiliyor. Erken uyanmama rağmen bu baş ağrısı…

Halil Erdoğmuş

min read

Paylaş

columbiagunlugu

10 Mayıs 2019 Cuma

New York’ta son zamanlar sahur için yatağımdan kalkmasam da gece birkaç kere uyanıp birkaç yudum su içebiliyorum. Fakat dün gece kesintisiz uyuduğumdan, su içemeden niyetlenmiş oldum. Uzmanların ezberlediğimiz su hatırlatmalarını, kendi ağrılı deneyimlerimle bir kez daha anlıyorum. Yeterince su almadığımızda  baş ağrısı çekilmez boyutta olabiliyor.

Erken uyanmama rağmen bu baş ağrısı ile ödevleri yapmaya konsantre olamadım. Bu süreyi otelde baş ağrısı ve yapılmamış ödevle geçirmek yerine okula erken gitmeyi tercih ettim. Sızlanmak yerine harekete geçin felsefesi diyebiliriz 🙂 Sanırım bu davranışımla, yani otel odamda oturmak yerine okula gelerek, neden burada olduğumu aslında unutmasam da kendi kendimi uyarmış oldum. Böylelikle vakit daraldıkça 15 dakika gibi kısa bir süre kendi adıma  başarılı bir çalışma yapıp tam zamanında sisteme yükleyebildim. Baş ağrısı, ödevimizi yapmamıza engel olamadı..

Son Ödevimiz

ŞİMDİ DERS ZAMANI

Okulumuzun son gününde bizi farklı bir kampüse aldılar. Sanırım programın bitişinde anons ederek verecekleri sertifikalarımız için daha büyük bir salon olduğundan burayı tercih etmişler.

Mr. Low bu kez sabah konuşmasını yaparken  iki haftayı değerlendirerek  sözü Profesör Malia’ya verdi. Hocamız gerçekten enerjisi müthiş bir insan. Hatta o kadar enerjik ki bazı arkadaşlarımız bu durumu bir çeşit uyuşturucu kullanımına bağlıyor. Bence bu, iyi niyet ve güzellik içermeyen bir yorum. Belki de bu benzetme, gizli kalmış haset duygusundan  kaynaklıdır. Son bir yıldır bu konuda yazmak istediğim bir makale/linkedin yazısı var artık daha fazla ertelememeliyim. İnşaAllah dönüş yolunda kaleme alayım. Bende  yok,  sende de olmasın duygusunun cümlelere  yansımasını haset olarak tanımlıyorum.

Neyse biz dersimize dönelim. Bugün çok taraflı müzakerelere yönelik iki ayrı vaka çalışmamız vardı. İlk vakamız bir aileye ait satılık bir emlak alanı ile ilgiliydi ve 4 taraf vardı. Taraflar şu şekilde;

  1. Bu alanın aile tarafındaki temsilcisi, mülk sahibi diyebiliriz.
  2. O aile adına müzakereyi yürüten ofisin temsilcisi var, mülk sahibinin temsilcisi
  3. Diğer tarafta bu emlak alanını almak isteyen bir kurum var. Alıcı diyebiliriz. (İsminin deşifre olup fiyatın artmasını istemiyor.)
  4. Alıcının temsilcisi. Alıcı adına müzakereyi yürüten ofisin temsilcisi. Önemli noktadaki bu görevi ise grubum adına ben üstleniyorum. Yoğun baş ağrısına rağmen kurumu iyi temsil ederek görevimi layıkıyla yaptığımı düşünüyorum. Öğlene doğru müzakereler bittiğinde gruplar içinde bu emlağı en düşük bedelle alan kişinin kim olduğunu rahatlıkla tahmin edebilirsiniz.

Öğlen arası herkes yemek molasına çıktığında, bu sessizlikten faydalanarak sınıfta yarım saat şekerleme yaptım. Böylelikle baş ağrım neredeyse yarı yarıya hafifledi. Bir de ebebek’te bir zamanlar bizimle çalışan iş arkadaşımın baş ağrısını hafifletmek için olan masaj tarifini uygulayınca öğleden sonraki vaka oturumumuzda dinç ve enerjik olabildim.

Bu kez bir sanayi bölgesine büyük bir liman yatırımı yapılacaktı. Farklı ve diğer vakaya göre çok taraflı menfaat gruplarının  bu anlaşmada savundukları konuların optimize edilmesi gerekiyordu. Bu kez görüşmelerin 6 tarafı vardı.

  1. Yatırımcı kuruluş
  2. Bölgedeki sendikanın temsilcisi
  3. Çevreci STK temsilcisi
  4. Kredi Kuruluşu
  5. Yakın noktada bulunan diğer rakip limanların temsilcisi
  6. Bölge Valisi

Yatırımcı kuruluşun, yatırım iznini alabilmesi için 5 tarafın en az  4’ünden onay alması gerekiyordu. Ancak tarafların onay vermesi için yatırımcıdan birbirinden farklı talepleri vardı. Eğitim  dökümanında hepimize farklı dosyalar verilmişti ve bu dosyalarda bizlere savunmamız istenilen konular hakkında ön bilgiler vardı. Yatırımın hangi şartlarda onaylanacağına göre bizlerin puanları  bulunuyordu lakin hiçbirimiz diğer tarafların puanları hakkında fikir sahibi değildik. Üstelik menfaatlerimiz birbiriyle çelişiyordu.  Amaç  çoklu müzakerede ortak paydayı yakalayabilmek ve sonuç odaklı şekilde birbirimizi ikna edebilmekti. Oldukça  önemli bir vaka çalışması olduğunu söyleyebilirim. Tüm dökümanları detayı ile anlamaya gayret ettim. Bizim grubumuz daha ilk turda anlaşabilen nadir gruplardan oldu. Aslında bu iki haftada edindiğim önemli bir farkındalık, müzakerelere katılan kişilerin yetkinlikleri ve kişilik özellikleri çok önemli. Eğer yapıcı ve matematiği kuvvetli kişilerle konuşuyorsanız işiniz kolay ancak egosu ile müzakereye katılanlarla bir noktaya gelebilmek gerçekten çok zor.

Uygulamalı öğreten ve oyunlaştırılmış vaka çalışmalarımızdan sonra Profesör Malia bize son üç günün özetini sunmaya çalıştı. Ardından sertifika töreni ile bizlere kurs bitirme belgelerimizi verdiler.

Sertifika

Toplu fotoğrafın ardından kutlama için kokteyl mekanından  bahsedildi, biz de çoğunlukla beraber mekana gittik. Ancak mekanımız bir bardı. Çoğunluk sanki okulu bitirmenin değil, içkiye kavuşmanın kutlamasını yaptı adeta. Açıkçası oruçlu olarak orada bulunmanın hem kendi açımdan hem de oradaki arkadaşlarımızın rahatlığı açısından pek huzurlu bir duygusu olmayacağından, biz 3 arkadaş mekandan ayrıldık. 2 arkadaşım müze ziyaretine ben ise otele dönerek istirahat ettim.

Saat 20:00 civarında iftar mekanımız WF’de buluştuk. Susuzluk nedeniyle çektiğim baş ağrısını, ekstra dikkat ve ilgi gerektiren uygulamalı vakaları ve eğitimimizin son günü olmasını baz alarak karnımızı kaliteli ve doğal gıdalarla bir güzel doyurduk, hamdolsun.   Sonrasında kısa bir yürüyüşün ardından odalarımıza çekildik yarın memlekete dönüş günümüz  ve şimdi uyku vakti….